Başkan Başdeğirmen 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanında konuştu.
Başkan Başdeğirmen konuşmasında:
Devletimizi, demokrasimizi, milli birlik ve beraberliğimizi, hedef alarak, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü parçalamaya yönelik FETÖ / PDY terör örgütü tarafından yapılan 15 Temmuz hain darbe girişiminin 6. yılında; milletçe tek yürek olup eşine az rastlanır bir kahramanlık destanı yazmış olmanın onur ve gururunu hep birlikte bir kez daha idrak etmekteyiz.
Bugün bir taraftan milletimizin kazandığı muhteşem zaferin mutluluğunu, bir yandan da hain darbe girişimi esnasında vatanımız uğruna verdiğimiz şehitlerimizin hüznünü birlikte yaşıyoruz.
Ülkemizin bekası, milletimizin istiklali uğrunda can veren kahraman şehitlerimize Allah’tan rahmet, vatan ve millet için mücadele ederken gazilik mertebesine erişmiş tüm gazilerimize sağlıklı, hayırlı, uzun ömürler diliyorum.
O gece özgürlüğüne, ezanına, bayrağına, vatanına, devletine, geleceğine sahip çıkarak FETÖ darbecilerine direnen, kahramanca tankların önüne yatan, helikopterlerden atılan mermilere aldırış etmeyen, yurdumuzun dört bir köşesinde mücadelelerini sürdüren tüm vatandaşlarımıza şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
15 Temmuz, milletin, milli iradenin, milli birlik ve beraberliğimizin kuruluş ruhuyla yeniden inşa edildiği, demokrasiye gönül verenlerin zaferidir.
Kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla tek vücut olan kahraman milletimiz o gece Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile sel olup sokakları, meydanları doldurmuş tankın, topun, uçağın, helikopterin, tüfeğin karşısında sadece imanıyla, inancıyla canı pahasına karşı koymuş, devlet-millet bütünleşmesiyle tarihe altın harflerle nakşedilecek bir zafere imza atmıştır.
Milletimiz günlerce meydanları boş bırakmayarak, vatan, millet, istiklal ve istikbal tehlikeye düştüğünde birlik ve beraberliği sağlayarak, demokrasiye sahip çıkmıştır.
Bu millet, Türkiye’nin geçilmez olduğunu tüm dünyaya bir kez daha göstermiştir.
15 Temmuz asla sıradan bir darbe girişimi değildir, arkasında çok büyük hesapların olduğu, gerçekleştiğinde ülke ve millet olarak bambaşka mecralara sürükleneceğimiz tarihi bir kırılma noktasıdır.
Bazen tek bir kahraman koskoca bir milletin kaderini değiştirir.
15 Temmuz’da Isparta’mızda ve ülkemizin dört bir yanında milyonlarca kahraman ortaya çıkmış, ezanı, bayrağı, özgürlüğü ve geleceği için gerektiğinde yenilmez birer kahramana dönüşebileceğini ispatlamış, kendisiyle birlikte tüm milletin geleceğine damga vurarak en zor demokrasi sınavını büyük bir başarıyla vermiştir.
15 Temmuz darbe girişiminin ilk anlarından itibaren açık ve net bir şekilde milli iradeden ve demokrasiden yana tavır koyan Ispartalı hemşehrilerimiz de 15 Temmuz Cumhuriyet ve Demokrasi Meydanında demokrasi nöbetiyle vatanına, milletine ve bayrağına kararlı bir şekilde sahip çıkmıştır.
Hiç şüphesiz ki, o gece hemşehrilerimiz “Söz konusu olan vatansa, gerisi teferruat” diyerek sokaklara çıkmış, Isparta’yı bir kez daha milli mücadelenin ve kahramanlık destanının yazıldığı önemli bir kent haline getirmiştir.
O karanlık gecede, o hain planın stratejik bölgelerinden birisi de İstanbul ve Ankara’dan sonra hiç şüphesiz ki Isparta’ydı.
FETÖ hainleri binlerce askeri Eğirdir’den, Ankara’ya taşımayı planladı, ama o plan Hafız İbrahim Demiralay gibi milli mücadele ruhunun hiç bitmediği Isparta’mızda, kahraman hemşehrilerimizle birlikte sabaha kadar verdiğimiz mücadeleler sonucu tutmadı. Hainliğe izin vermedik, oyunu bozduk.
Kahramanlık destanının yazıldığı o gecede otobüslerin havalimanımıza ulaşmaları, vatansever polislerimiz, askerlerimiz ve kahraman hemşehrilerimizin mücadeleleriyle engellendi.
O gece bu millete pranga vurmayı deneyen hainlere, vatansever, asil, cesur ve kahraman milletimiz;
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının yegâne koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır. Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır” sözlerini kendisine ilke edinmiş yine,
İstiklal şairi Mehmet Akif Ersoy’un "Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır." dizelerinde dile getirilen şuuru yaşayarak, vatana ölümü pahasına nasıl sahip çıkılabileceğini bir kez daha göstermiş ve FETÖ aracılığıyla bu ülkenin hizaya sokulmasına izin vermemiştir.
“Türk esirlik kabul etmeyen bir millettir." Artık bundan sonra hiç kimse milletin iradesine el uzatmayı aklının ucundan bile geçiremeyecektir.
Bu topraklarda 15 Temmuz ruhu ayakta oldukça Türkiye'yi yolundan alıkoyabilecek hiçbir kuvvet yoktur.
15 Temmuz’un 6. yıldönümünü idrak ettiğimiz bugünde, şehit ve gazilerimizin, kahraman milletimizin, FETÖ’cü darbeci teröristlere, vesayet odaklarına karşı verdiği destansı mücadeleyi asla unutmayacağız, unutturmayacağız.
Büyük Türk Milleti; nereden gelirse gelsin açıkça veya haince yapılan bütün saldırıları ve düşmanca kalkışmaları, 15 Temmuz’da olduğu gibi, daima ortadan kaldıracak inanç, cesaret, iman ve kararlılığa sahip olarak hür, bağımsız ve aydınlık yarınlara doğru ilerlemeye devam edecektir.
Bu duygu ve düşüncelerle 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününde Demokrasi Destanını yazan bütün kahramanlarımızı gönülden yâd ediyor, şehitlik mertebesine ulaşan aziz şehitlerimize bir kez daha yüce Allah’tan rahmet diliyor, gazilik şerefine erişen kahramanlarımıza şükran ve minnetlerimi sunuyorum.
