BURDUR MAKÜSPOR ŞEHİRLE BÜTÜNLEŞİYOR

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, geçtiğimiz Çarşamba akşamı Kanal 15’te canlı yayınlanan “Burdur’un Nabzı” programına katılarak, MAKÜ’nün spor yatırımlarını anlatırken, BURDUR MAKÜSPOR hakkında da çarpıcı mesajlar verdi.

Bilal Karasakal’ın hazırlayıp sunduğu, Burdur Gazeteciler Cemiyeti (BGC) Başkanı ve gazetemiz sahibi Kürşat Tuncel’in de katıldığı programın ana fikri, gündemi “Burdur’da spor” oldu.

Gazetemizin de zaman zaman gündeme taşımaya çalıştığı, Burdur’u profesyoel liglerde temsil edecek bir futbol takımının olması gerektiği, bu hedef doğrultusunda Burdur’daki tüm dinamiklerin bir araya gelerek, elini taşın altına koyması gerektiği önerisi, Kanal 15’teki programda da yankı bulan ana konu oldu.

Gazetecilik mesleği, yayıncılık, medya’nın; içerik üretmenin, haber aktarmanın yanı sıra, kitleleri bir hedefe kanalize etme, dinamikleri, bileşenleri bir araya getirme gibi misyonu da vardır.

Yeni Gün gazetesinin de uzun bir süredir yürüttüğü ‘Burdur’u profesyonel liglerde bir futbol takımı temsil etmeli’ kampanyasına, bir güçlü destek de Kanal 15’teki “Burdur’un Nabzı” programından geldi. Programda Burdur’daki futbol takımı beklentisi çok güçlü bir biçimde dile getirilirken, canlı yayınla programa katılan konuklar da destek ifadeleriyle, Burdur MAKÜSPOR’u güçlendirme, şehirle bütünleştirme noktasında kamuoyu oluşmasını sağladılar.

Canlı yayına telefon bağlantısıyla katılan isimler; “Burdur Ticaret Borsası (BTB) başkanı Ömer Faruk Gündüzalp, Burdur Ticaret ve Sanayi Odası başkanı (BUTSO) Yusuf Keyik, Burdur Esnaf Kefalet Kooperatifi başkanı Recep Kalkan, Burdur Ziraat Odası başkanı Kemal Kubilay, Burdur Dernekler Federasyon başkanı Hüseyin Demir, Asrın İş adamları Derneği başkanı ve Büğdüz Köyü muhtarı Halil Akbulut, Varollar Grup yönetim kurulu başkanı, iş insanı Baki Varol, esnaf Hüseyin Ceber ve Gölhisarspor başkanı Hamit Öncü, Burdur’u profesyonel liglerde temsil edecek bir futbol takımı önerisine desteklerini açıkladılar.

Son zamanlarda ‘spor yatırımları, spor alt yapısı, spor turizmi faaliyetleri’ ile dikkat çeken, adından sıkça bahsettiren büyük bir ivme içerisine giren MAKÜ’nün spor vizyonunu anlatan Rektör Korkmaz, “stadyum kompleksi, Lavanta Tepesi Oteli, kamp merkezi, performans merkezi, ar-ge birimleri ve antrenman sahalarıyla MAKÜ tesislerinin başta futbol takımları olmak üzere diğer spor branşlarında tercih edilen bir yer haline geldiğini” belirtirken, “spor altyapısı ve yatırımlarında yakalanan bu başarıyı, şehirle bütünleştirmek istediklerini, Burdur MAKÜSPOR’un bu sezon sadece üniversite takımı olmaktan öte, BAL’da tüm şehri temsil eden bir kimlik kazanacağını” vurguladı.

Rektör Korkmaz’ın spor yatırımlarını anlattığı programın ikinci finalinde, canlı telefon bağlantıları, katılımcıların görüşleri, Burdur’da bir futbol takımına duyulan özlemi, hasreti, futbol takımı beklentisini net bir şekilde ortaya koydu. Burdur’da herkes, güçlü bir futbol takımının profesyonel liglerde (en azından 3. Lig) Burdur’u temsil etmesini istiyor. Hafta sonları şehirde insanların sosyalleşme arayışı, Mavi -Pembe renklerin, Burdurspor’un yeniden canlanması, 1980’li, 90’lı yıllardaki o görkemli günlerine geri dönmesi beklentisini de artırıyor.

MAKÜ’nün spor yatırımları, pek çok takımın Burdur’da MAKÜ tesislerine gelerek kamp çalışmalarını gerçekleştirmesi, MAKÜSPOR’un bölgesel amatör futbol ligi’nde (BAL) mücadele etmesi, MAKÜ’de pek çok yetenekli gencin futbola olan ilgisi ve gelinen süreçte MAKÜSPOR’un, Burdur MAKÜSPOR’a dönüşerek, ‘şehir takımı’ olma çabası, Burdur’da ‘yeniden o futbol dolu günlere olan’ talebi artırdı.

MAKÜ Rektörü Korkmaz’ın da spor yatırımları ve Burdur MAKÜSPOR hakkında söylediği sözlerden bazı pasajlar şöyle;

 “Sadece Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) içerisinde kalmış bir MAKÜspor değil, şehrin sahiplendiği, bütün Burdur’un sahiplendiği, sadece bir futbol heyecanını yönettiği değil, topyekûn şehrin 1. ve 2. amatör’deki takımlarını da içine alan bir kentsel sportif faaliyetlerini, yeniden yapılanma sürecini inşa edeceğimiz bir yaklaşım sergilememiz gerekiyor.

Bizim üniversitemizin öğrencisi olup da şehrin diğer 1. ve 2. amatör’deki futbol takımlarında oynayan 50 tane sporcumuz var. Burdur MAKÜspor’un kadrosu dışında da spor fakültesi, ilahiyat fakültesi, eğitim fakültesi gibi başka fakültelerden olan öğrencilerin, 1. ve 2. amatör ligi de sırtladığını görüyoruz.

Bu esasında tarihi bir fırsat. Bizim Burdur’umuzun ortaokul da lisede okuyan gençlerimizin de artık gelecekte kendilerine futbol başta olmak üzere sporla ilgili bir gelecek planlayabileceği bir zemin var şu anda. Şehir, zaten o zaman bu işe sıcak yaklaşır. Gençlerimizin bir spor kariyerini kendisine çizebileceği bir ekosistem bir çevre bir ortam oluşursa, şehirde buna kayıtsız kalamaz, kalmamalı.  Burdurlu, Burdur merkezdeki futbolseverler, Burdur Maküspor’un BAL maçlarının şehirde oynamasını talep ediyor. Ya diyoruz; ‘burada dört dörtlük bir tesisimiz var, stadyumumuz var.’ Şehir merkezindeki saha sentetik saha. Sporcuların sakatlanma riski de çok yüksek. Çünkü;  profesyonel spor’da sporcu sağlığı da çok önemli. Arada derede kaldık. Ben kendim de birçok sporsevere, ‘şehirde oynayacağız’ dedim.

Ayrıca MAKÜspor’un renklerini de klasik Burdurspor’un renklerine dönüştürüyoruz. Artık eskiden Burdurspor ile yakından ilgilenen sporseverlerimiz Burdurspor’u bir anlamda görecekler.

Ama şu hepimizin sorumluluğu, bir kent yönetiminin bileşeni içerisindeysek şöyle hareket edemeyiz; işte; benim şehirde sivil toplum örgütleriyle, dostlarla konuştuğum zaman ‘ya işte eskiden Burdurspor vardı da, şöyle battık da, şöyle oldu da, para şunun üzerine kaldı da’ gibi bir hikâye var. Bunlar olumsuz hikâyeler, geçmişte yaşanmış başarısız deneyimler nedeniyle geleceğimizi yok etmemize fırsat vermememiz gerekiyor. Her şartın her ortamına göre tecrübe ve pratikler olabilir. Buradaki deneyimleri, elde ettiklerimizi bir sonuca dönüştürüp yeni bir hikâye, yeni bir harekete dönüştürecek bir çıkarıma dönüştürmemiz lâzım.

Ben Sivaspor’un 3. Lig, 2. Lig, 1. Lig dediğimiz başarısında o zaman orada görev yapıyordum. Şehir öyle kenetlenmişti ki herkes, oynadığı her karşılaşmada halk stadyumu dolduruyordu. Belediye bir taraftan destek veriyor, iş adamları destek veriyor ve o genç iş adamları bizzat tanıdıklarım halen daha Sivasspor yönetiminde devam ediyorlar, Sivasspor çıktı, bir daha da inmedi. Neden? Çünkü; çok güçlü şekilde şehirle bütünleşmiş bir Sivasspor var ve maç günleri Sivaslı, Sivassporla yatar Sivasspor ile kalkar. Sivas Demirspor’dan gelen de bir birikim var.  Biz de diyoruz ki o geçmişten Burdurspor’dan gelen birikimini, deneyimini yeni bir enerjiye dönüştürelim, yeni bir hikâye için hep beraber bir araya gelelim.”