SON BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM SDÜ'DE KONUŞTU


Eğitim 24.02.2020 00:17:00 0
SON BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM SDÜ

Isparta Süleyman Demirel Üniversitesinde Fahri Doktora Töreninde konuşan Son Başbakan Binali Yıldırım, gündeme ilişkin bir çok önemli konuya değindi. “Yıldırım, Üniversitelerimizin görevi sadece öğrencileri yetiştirmek ile sınırlı değil. Üniversiteler toplumun karşı karşıya olduğu her konuyla ilgili sorumlulukları var, görevleri var. Özellikle üniversite Sanayi işbirliği yapması hep konuşulan bir meseledir. Üniversiteler, sanayi üzerinde yeteri kadar durmuyorlar birlikte çalışmıyorlar diye eleştiriler geliyor. Sanayide tam tersini söyledim ama geldiğimiz noktada adım adım buradaki kopukluğu azaldığını görüyoruz. Daha fazla paylaştığını görüyoruz. Örneğin Isparta uygulamalı bilimler Üniversitesinin amaçlarından biri bu gelişi sağlamaktır. Yeni kuruldu, O da Süleyman Demirel Üniversitesinin bünyesinde çıkmış bir üniversitedir. Üniversitemizin 15 Fakültesi, Altı üstü iki Yüksekokulu, 4 Meslek Yüksekokulu, ve bir de Konservatuarı mevcuttur. Bugün için bize bir dinleti hazırlamışlardı, malumunuz Van'da İran merkezli bir depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımız var, yaralarımız var. Daha önce Elazığ'da kaybettiğimiz vatandaşlarımıza onlara Allah'tan rahmet diliyoruz, yaralarımıza acil şifalar diliyoruz. Onun için bu dinletiyi bugün yapmayalım demişler onun için çok teşekkür ediyorum.

 Üniversitelerin kısaca tarihine bakmak lazım. Batılılar özellikle gençlerin bir yanlışı düzeltme Üniversitesi ise Nizamiye medresesinde tam 20 yıl sonra kurulmuştur. Bugün insanlık Aristo Sokrates Platon gibi Yunan filozoflarını biliyor ve bunun eserlerini okuyolar. O dönemde kurulan üniversiteler 13. Yüzyılda Moğollar tarafından yapılan istinat da çok büyük zarar görmüştür. Özellikle 1258 yılında Bağdat'ta kırılmalara neden olan Moğollar bütün yazılı eserleri yağmalamışlar. Üniversitenin birikimlerini ortadan kaldırmışlardı. Sadece Müslümanlar adına değil bütün İnsanlık adına ümit kırıcı, kaygı verici olan bu durumu belki de ortak medeniyetimizin gelişimini birkaç yıl tersyüz etmiştir. Moğol İstilası sebebiyle Basra'da, küfe'de, Şam'da, Somali’de medeniyet ateşini yeniden tutuşturan millet Türk milleti olmuştur.

"Ne harabiyim ne harabatiyim, kökü mazide olan atiyim."

 Anadolu’da Selçuklu Devleti ile birlikte Sivas'ta, Konya'da Kırşehir'de medreseler kurulmuş daha sonra Osmanlı’da bir güneşin doğuşuna neden oldu.

Siyaset Bilimleri Anadolu'da kurulan üniversitelerde Fatih Sultan Mehmet Han'ın kurduğu Fatih Medresesi Istanbul Üniversitesi esasında Fatih medresesinin devamıdır. Kanuni Sultan Süleyman'ın inşa ettiği ve günümüze Yazma Eserler Kütüphanesi olarak hizmet veren Süleymaniye Üniversitesi'nin kuruluşu da 1558 yılına gider. Merhum 9’ncu Cumhurbaşkanı Demirel ve Benim de mezun olduğum İstanbul Teknik Üniversitesi'nin kuruluş yılı da 1773 senesidir. Onda sadece bir bilgi vermek adına söylüyorum bir gaye çıkarmak adına değil onu Özellikle belirtmek isterim. Dolayısıyla bizler şairimiz Yahya Kemal'in dediği gibi "ne harabiyim ne harabatiyim, kökü mazide olan atiyim."

 Fatih: mazisini geçmişini bilmeyenin geleceği olmaz. Sevgili gençler, geçmişimizi iyi bileceğiz geçmişimizin tecrübelerini geleceğe daha güzel taşıyacağız. Medeniyetimiz bizim medeniyetimiz çift başlı bir Kartal maddi ve manevi boyutu olan bir Kartal bunun için bir yandan Asya'da, Avrupa'da, Afrika'da ecdadımız 619 yıl boyunca eserler inşa etti. Medeniyetimizden izler bıraktı. “Her kemalin bir zevali vardır. Derler.

KADERİMİZDE BU TOPRAKLAR VAR

Osmanlı, 1. Dünya Savaşı'ndan sonra bitti dağıldı ancak Osmanlı'nın dağılmasıyla birlikte de maalesef geçen 100 yıl içerisinde bölgede Osmanlı'nın hüküm sürdüğü 22000000 kilometrekarelik coğrafyada bir devlet, Osmanlı coğrafyasında bugün 65 tane devlet var ama çevremize baktığımızda maalesef sorunlu bölgelerin bizim etrafımızda olduğunu söyleyebiliriz. ibn-i Haldun Coğrafya kaderdir der. Coğrafya kaderimiz Kaderimizde bu topraklarda var Olmaktı bu topraklarda var olmanın bedeli de çok büyüktür Bu bedeli ödüyoruz. Sadece kendi milletimizin bekası geleceği için değil etrafımızdaki 800 milyon Mazlum, mağdur insanın geleceği için mücadele veriyoruz. Bize bir imparatorluk bakiyesi olan Türkiye'dende bu bekleniyor. Irak'ta, Libya'da, Somali'de, Afganistan'da daha birçok yerde Türkiye aktif olarak bulunuyor ve sorunları çözmek için katkı sağlıyor.

 Özellikle Ortadoğu'da 2010'lu yıllarda başlayan iç savaşta ülkemizde hayatını kurtarmak için milyonlarca mültecinin geldiğini görüyoruz. Onlara tabii ki inancımızın gereği, medeniyetimizin gereği kucak açtık. İmkanlarımızı paylaştık. Onların hayata tutulmalarını sağladık ancak diğer yandan da terör örgütlerine alan açılmasına sebep oldu. O yüzden 15 Temmuz alçak darbe girişimini bastırdıktan sonra Ağustos’ta Fırat kalkanı operasyonunda 400 kilometrekarelik bölgeyi temizledik. Daha sonra ekimin başında Afrin Harekatı'nı yaptık Afrin’de Zeytindalı Harekatı ile yine oradaki terör örgütlerini ortadan kaldırdık ve daha sonra bu ülkemizde bulunan bu mültecilerden 400 bin civarında olan bir kısmını o bölgelere yerleştirdik.

Devletin başlıca görevlerinden biri vatandaşların can ve mal güvenliğini teminat altına almaktır. Bizler bunu yaptık sınırlarımızın ötesinde hudutta bir güvenli bölge buluşturmak suretiyle güvenliği kalıcı hale getirdik. Şimdi ülkemizin en büyük problemi göç en büyük problemlerinden bir tanesi şehirlere göçtür. Çok değil 20 yıl önce ile bugün arasında ki fark %100 artmıştır yani %10 civarına indi Şehirlere göre kırsal nüfus AK Parti iktidarında yüzde 20'nin üzerinde Bu gayet doğal insanların daha gelişmiş bölgelere aha iyiye hicret etmesi bir tarihi bir gerçekliktir. Tıpkı İpek Yolu'nda doğudan batıya batıdan doğuya zaman içerisinde bu göçün görüldüğü gibi şimdi Türkiye'nin önünde önemli bir fırsat var. Türkiye, bulunduğu coğrafya itibariyle doğudan batıya, batıdan doğuya göç olsun Duraksadı. Mısır geçiş noktasıdır mesela 1970'li yıllarda dünya havacılığına baktığımız zaman Amerika Dünya havacılığın Merkezi niye zenginlik orada 80'li yıllara bakıyoruz Avrupa'nın batısına gelmiş doksanlı yıllara bakıyoruz Avrupa’nın ortalarına gelmiş 2000li yıllardan itibaren Doğu Avrupa ve Türkiye'de Coğrafi olarak hava taşımacılığının üç kıtaya yayılması konusunda ideal bir yerde dünya küre yani Biz diyoruz ki biz dünyanın merkezindeyiz Herkes diyor Biz de parmağını koy orası Merkez ama Avustralya merkezinde olsa ne olur bir ucundan bir ucuna 10 saat uçarak ancak gidiyoruz ama Türkiye'de İstanbul'dan 4 saat uçuşla 60 ülkeye varıyor böylesine stratejik bir konumdayız o yüzden biz bunu gördük ve havacılığa çok yatırım yaptık. Dünya havacılığı geçen 20 yıldan %5 büyürken bizde 15'in altına düşmüştü ben göreve başladığımda iç hatlarda 8000000 uçuş vardı dış hatlarda 25000000 uçuş vardı toplam 33 milyon uçuş dünya havacılığında Türkiye'nin aldığı pay sadece yüzde 0.45 şimdi 220 milyon iç dış hat taşımacılığımız var. Ülke yönetmek börek işi değildir geleceği görme işidir geleceği iyi okuma işidir. Bugün üç kıtanın buluşma yeri İstanbul olmuştur. Istanbul Havalimanı'na kusur bulmak için bazı çevreler gece gündüz yatıyor kalkıyor herhalde tesbihatlar yapıyorlar, çalışmalar yapıyorlar, derler ki taksi süresi uzun böyle büyük havalimanı yolu da büyük olur pisti de büyük olur. Bundan doğal bir şey yok ki… Yani diyelim Havalimana inen uçaklar var bunların en az 1400 metre olması lazım onların taksileri var yürüyüş yolları var vesaire doğası ile bilen bilmeyen konuşuyor önemli değil konuşacaklar konuşsunlar. Her zaman ülkemizin milletimizin geleceği için gençlerimiz için güzel işler yapmamız lazım.

Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'la beraber ekibimizle 18 yıl’ Gençler bu ülke için bu millet için canla başla halisane bir şekilde çalıştı ama neyin pahasına çalışıyor onu da söyleyeyim o kadar çok engellerle karşı karşıya kaldık ki Tabiri caizse şeytan taşlamaktan iş yapmaya zor vakit bulduk. Türkiye'yi baştan başa mamur hale getirdik Ben 12 yıl Ulaştırma Bakanlığı yaptım. 20000 kilometre bölünmüş yol yaptık ne kadar lazım 6000 kilometre şimdi 27'nin 28000 kilometre yaklaştı. Meslektaşlarımızla konuşurken 100-2000 kilometre yol yapıyoruz beni nazik bir şekilde uyarıyorlar the 10 hatası yaptınız galiba sayın bakan yok Yok öyle değil 2000 kilometre yapıyoruz şimdi o yollar yapıldığı için ihracatımız 36 milyardan 170 milyar lira çıktı yol medeniyet boşuna dememiş yolların olmadığı yerde şehirler var yolların olmadığı yerde fabrikalar var mı? Nerede yol varsa orada zenginlik var tarih boyunca böyle: Dolayısıyla ne yaptın Yolları böldük hayatları birleştirdik bölünmüş yolların ölümlü kazalarda yüzde yetmiş bir azalması söz konusu trafik araç sayısı 3 kat arttı 8 milyondan 23 milyon üzerine çıktı ve ölüm oranlarında yüzde yetmiş bir azalma oldu.

 Biz hep şunu söyledik;

İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. Bırakın bu binlerce insanın hayatını kurtarılması bir kişinin bile bu yollarda hayatta kalmasına vesile oluyorsa bunun parayla ölçülecek bir yanı yok yolları böldük gönülleri birleştirdik Yolları böldük ülkenin doğusu ile batısını Kuzey ile güneyini birbirine yakınlaştırdık. Bir şeye çok dikkat ettik Yolları böleriz. Türkiye'yi böldürmeyiz!!!

 

 


ISPARTA’NIN BUGÜNÜNE DEĞİL YARINLARINA YATIRIM YAPTIK ISPARTA’NIN BUGÜNÜNE DEĞİL YARINLARINA YATIRIM YAPTIK
Düzce'de motor kazası Düzce'de motor kazası
Şadi Özdemir: Nilüfer’de yeni bakış açılarına ihtiyaç var Şadi Özdemir: Nilüfer’de yeni bakış açılarına ihtiyaç var
KAYMEK’in gençleri, Çanakkale ruhunu anlattı KAYMEK’in gençleri, Çanakkale ruhunu anlattı
Çiftçilere müjde! Tarımsal sulama ücretsiz Çiftçilere müjde! Tarımsal sulama ücretsiz