Denizin derinliklerinde neler olup bitiyor merak eder dururuz. Binlerce canlının sular altında nasıl bir yaşam sürdüğünü belgesellerden veya su altı fotoğraflarından anlamaya çalışırız. Rengarenk balıkların, yeşil bitkilerle geçip giden hayatına uzaktan şahit oluyoruz. Balıklar güzel bir av sonrasında yeniliyor da bu yeşil bitkilere ne oluyor diye hiç düşündünüz mü? Ülkemizin deniz kültürüne biraz yabancı olan bir konu ile karşınızdayız.
Asırlardır sahil kesimlerinde yaşayan insanların cilt güzelliği ve sağlıklı yaşamı dikkat çekmiştir. Bu güzel yaşamın sebebi deniz ürünlerinden faydalanmaları olabilir mi? Su bitkilerinin insan sağlığına olan mucizelerin geçmişi pek de yeni değildir. Deniz yosunları ve çeşitli deniz ürünleri mineral bakımından oldukça zengindir. Genellikle su teresi, deniz yosunları ve deniz börülcesi kalori bakımından düşük besinler olmasıyla uzun yıllar boyunca ilgi görmektedir.
Deniz ürünlerinin sağlığa olan faydaları, günden güne daha da dikkat çekmektedir. “Denizden babam çıksa yerim!” diyenlere deniz besinlerinden birini daha tanıtmak istiyoruz. Görünüşü ile oldukça tanıdık olan deniz marulunu bu yazımızla beraber, daha yakından tanıyacaksınız. Suyun altındaki bu mucizenin kozmetik ürünlerinde kullanıldığını duyunca ise oldukça şaşıracaksınız. Hem beslenmenize hem de cilt sağlınıza katkıda bulunması için yazımızı okuduktan sonra her yerde deniz marulu arayabilirsiniz.
Deniz marulu genellikle okyanus diplerinde yetişen bir deniz bitkisidir. Deniz yosunları ailesinde yer alır. İnce ve yeşil yapraklardan meydana gelir. Çeşitli tonlarda neredeyse 100’e yakın türü vardır. Deniz marulu bir diğer adı ile “ulva” ortalama 40 cm büyüklüğüne ulaşabilir. İngilizler deniz marulunu ifade etmek için “sea lettuce” kelimelerini kullanırlar.
Deniz marulunu ülkemizde tanıtan isim İbrahim Saraçoğlu olmuştur. Yüksek oranda kafein tüketiminin neden olduğu selülit problemleri için, deniz marulunu önermektedir. Diyet beslenmeleri ve cilt bakımı için kullanılan bu bitkiye son zamanlarda yoğun ilgi gösterilmiştir. Deniz marullarının dünya genelinde %50’si gıda alanında, %40’ı ilaç ve kozmetik sanayisinde kalan %10’u ise de diğer alanlarda kullanılmaktadır.
Adıyla da kendisini tanıttığı gibi bu marul türü, denizin derinliklerinde yetişmektedir. Sığ sularda ve kayalık yakınlarında sıkça deniz marulu göze çarpabilir. Mercan Adaları ve Ümit Burnu yakınlarında oldukça dikkat çeker ve oralarda ticareti de yaygındır. İskandinavya, İngiltere, Çin, Japonya ve İrlanda sınırlarında deniz marulu sıkça tüketilen bir besin haline gelmiştir. Besin değerinden faydalanmak adına sandviçlerde ve suşi malzemelerinde kullanılmaktadır.
Ülkemizde ise Karadeniz kıyılarında, azot ve fosforun zengin olduğu sularda deniz maruluna rastlanabilir. Bahar döneminde büyümeye başlayan deniz marullarını, sonbahar bitimine kadar toplayabilirsiniz. Kimi ülkeler deniz marulunu özellikle yetiştirmeye başlamıştır. Verimli bir şekilde yetişmesi için, tuzlu ve acı suların olması gerekmektedir.
Deney ve gözlemler sonucunda deniz marullarının yazın daha verimli ve canlı oldukları da ifade edilir. Ülkemiz deniz marulu konusunda, biraz yabancı kalsa da sosyal medya ve restoran reklamlarının da etkisiyle, bu deniz bitkisi ile tanışmaya başlamıştır. Balık menülerinde sunum ve sebze tüketimi amacıyla, tabaklarda deniz marulu kullanılmaktadır.
Tuzlu ve acı sularda can bulduğu için, toplandıktan sonra 24 saat boyunca bir kap içinde tatlı suda bekletilmelidir. Böylece acı ve tuzlu tadı gidecektir. Deniz marulunu sebze olarak ülkemizde bulmak biraz zor olacaktır. Fakat deniz marulu özüyle elde edilen kozmetik ürünleri, çeşitli kozmetik mağazalarında satılmaktadır.
Deniz marulunun yüksek besin değeri, özellikle Çin ve İngiltere’nin dikkatini çekmiştir. Bizler nasıl ki her yemeğin yanında çeşitli yeşil sebzeleri ekliyorsak, onlar da deniz marulu için aynı durumdalardır. Protein, nişasta, demir oranı açısından oldukça zengin bir yeşil sebzedir. Polisakkarit içermesinden dolayı cilt bakım konusunda da akla gelen ilk besinler arasında yer almaktadır.
Kepekli pirinçle neredeyse aynı miktarda lif içerir. A, B1, C vitaminleri ile vücudun gereksinim duyduğu vitaminleri barındırır. %9 oranında protein, %50’den fazla şeker ve %1 yağ bulunmaktadır. Yağ oranı düşük ve protein miktarının yüksek olmasından dolayı, sporcu beslenmelerinde önemli bir yere sahiptir.
Vejetaryen beslenmesinde de ilgi gören deniz marulunun, B12 vitamini açısından zengin olduğunu da belirtmek gerekir. B12 vitamini, beyin ve sinir sistemi gelişimi açısından ihmal edilmeyecek bir vitamindir.
Deniz marulu içerdiği lif sayesinde sizi tok tutar ve daha az acıktırır. Bu durum da sizin kilo vermenizi gerçekleştirir. Antioksidan maddeler içerdiği için de vücudunuzdaki zararlı maddeleri yok eder. Özellikle selülit sorunlarını yok eden bir deniz bitkisi olarak kendini tanıtır. A, B, C vitaminlerini içermesi sebebiyle de cilt hücrelerinizin yenilenmesine destek olur. Cildinize önem vermek istediğiniz satın alacağınız deniz marulu losyonu fiyatı 60 TL’den başlamaktadır. Çeşitli kozmetik firmaları deniz marulundan faydalanarak nemlendirici kremler, losyonlar ve selülit giderici ürünleri sizler için piyasaya sunmuştur.
Deniz marulunu besin olarak tüketmek istediğinizde dolapta 2 günden fazla beklememenizi tavsiye ederiz. Tazeliğini kaybetmeden tüketirseniz daha sağlıklı olacaktır. Çürümeye başlayan deniz marulunda hidrojen sülfit açığa çıkacaktır. Bu durum ise, tehlikeli olup zehirlenmeye de neden olabilir.
Deniz marulunu özellikle salatalarda kullanmak daha sağlıklı bir seçim olabilir. Taze halde tüketmeniz tavsiye edilir. Çorbalara da eklenerek yemekleri lezzetlendirebilir. Çin’de balık yemeklerinde tercih edilen deniz marulu, neredeyse tüm Uzak Doğu mutfağında yer alır.