Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, akran zorbalığının fiziksel, sözel, sosyal ve siber türleriyle çocukların yaşamını olumsuz etkilediğini belirtti. Zorbalığın en sık nedenleri arasında dürtüsellik, tedavi edilmemiş hiperaktivite ve dikkat eksikliği ile şiddetin normalleştiği aile ortamları olduğunu vurgulayan Luş, “Şiddetin onaylandığı ailelerde büyüyen çocuklar daha kolay zorbalık yapabiliyor” dedi.
ZORBALIK ÇOCUKLARDA DERİN İZLER BIRAKIYOR
Zorbalığa maruz kalan çocuklarda korku, kaygı, okula gitmek istememe, ders başarısında düşüş, mide bulantısı, baş ağrısı gibi fiziksel belirtiler görülebileceğini ifade eden Luş, “Sürekli kurban rolünde kalan çocuklarda öz benlik saygısı azalıyor, depresyon ve psikiyatrik bozukluklar ortaya çıkabiliyor. Aileler bu belirtilere dikkat etmeli” uyarısında bulundu.
ÇOCUK TEK BAŞINA ÇÖZEMEZ, DESTEK ŞART
Çocukların zorbalıkla başa çıkmasının zor olduğunu belirten Luş, “Çocuklar bu durumu aileye veya öğretmene anlatamayabilir, çıkmaza girer. Aile ve öğretmenlerin farkındalığı, çocuğun anlatması için zemin hazırlar. Destekleyici bir yaklaşım sergilenmeli, çocuk suçlanmamalı. Okullar, özellikle fiziksel zorbalığı durdurarak çocuğun güvende hissetmesini sağlamalı” dedi.
Zorbalığın önlenmesinde eğitimin kilit rol oynadığını belirten Luş, okullarda küçük yaşlardan itibaren çocuklara, velilere ve öğretmenlere zorbalık eğitimi verilmesi gerektiğini söyledi.
Zorbalık yapan çocukların ebeveynlerinin durumu tedavi gerektiren bir sorun olarak görmesi gerektiğini vurgulayan Luş, “Dürtüsellik kolay çözülemez, ebeveynler profesyonel yardım almalı” dedi.
