Antalya’nın siyasi ve ekonomik dengeleri son dönemde ciddi bir sarsıntı geçiriyor. Yerel yönetimlerde yaşanan değişimlerin ardından başlayan hukuki süreçler, özellikle Esnaf ve Sanatkârlar Odaları başkanlarının üzerinde büyük bir baskı ve operasyon endişesi oluşturmuş durumda. Şehrin ekonomik damarlarını temsil eden oda yöneticilerinin, hangi siyasi eksende konumlanacakları konusundaki kafa karışıklığı, bu çevrelerde adeta psikolojik bir travmaya dönüşmüş durumda.
İktidar Dalgasıyla Yön Değiştiren Tavırlar
Büyükşehir Belediyesi’nin CHP yönetimine geçmesiyle birlikte, geçmişte AK Parti’de meclis üyeliği veya yönetim kurulu üyeliği yapmış birçok oda başkanının, yeni yerel iktidarla uyumlu pozisyon alma çabasına girdiği dikkat çekti. Ancak Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in rüşvet ve irtikap suçlamalarıyla tutuklanmasının ardından bu yönelim bir anda merkezi iktidara yakın durma çabasına evrildi.
Bu ikilem, oda başkanlarını zor bir tercih noktasına getirdi: Yereldeki siyasi iktidarla mı hareket edecekler, yoksa geneldeki siyasi güçlerle mi yürüyecekler? Bu belirsizlik, CHP İl Başkanı ve eski milletvekili Nail Kamacı gibi deneyimli isimlerin de yakından izlediği ve kendi siyasi hesaplarına dahil ettiği bir tablo oluşturdu.
Yolsuzluk ve Ceza Gölgesinde Güven Erozyonu
Son dönemde esnaf camiasında peş peşe yaşanan yolsuzluk ve ceza haberleri, oda başkanlarının kamuoyundaki güvenini ciddi biçimde sarstı. Bir oda başkanının rüşvet ve yolsuzluktan hapis cezası alması, bir diğerinin cezaevine girip çıkması, esnaf odaları cephesinde çözülmenin habercisi olarak görülüyor.
En çok tartışılan başlıklardan biri de “Hafriyat Operasyonu” kapsamında ortaya atılan rant ve irtikap iddiaları. Antalya Briketçiler, Nalburiyeciler, İnşaat Malzemecileri ve Hafriyatçılar Odası Başkanı Özgür Bucaklı’nın kamuoyuna duyurduğu iddialar, sürecin daha da derinleşebileceğini gösteriyor. Bucaklı’nın belgelerle destekleyeceğini açıkladığı iddialar doğru çıkarsa, soruşturmanın kapsamının genişlemesi kaçınılmaz görünüyor. Aksi halde, bu açıklamalar kişisel tepkiler olarak tarihe geçecek.
Servis, Taksi ve Hafriyat Üçgeninde Rant Sarmalı
Medyada sıkça yer bulan servis, taksi ve hafriyat sektörlerindeki rant iddiaları, oda yönetimlerinin işleyişine dair ciddi soru işaretleri yaratıyor. Hangi odanın yönetimine bakılsa, adam kayırma, usulsüz kazanç ve rant ilişkileriyle karşılaşılması, “esnaf kan ağlıyor” diyerek meydanlarda konuşan başkanların kendi saltanatlarını sürdürmeleriyle çelişiyor.
Bu tablo, “kendi yaptıklarını en iyi kendileri bildikleri” için operasyon tedirginliğini en derin şekilde yaşayan bir yöneticiler tablosu ortaya koyuyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde başlayan çözülmenin her geçen gün yeni isimlere ulaşması, bazı oda başkanlarının da bu sürece dahil olabileceği ihtimalini güçlendiriyor.
Oda Seçimlerinde Fırtına Kapıda
Tüm bu gelişmeler, yaklaşan oda seçimlerinin büyük çatışmalar ve çekişmelerle geçeceğinin habercisi. Bugüne kadar sessiz ve geleneksel yöntemlerle yönetilen süreçlerin bu seçimde karşılık bulamayacağı, üye sayısı yüksek bazı oda başkanlarının koltuklarını kaybetme ihtimalinin oldukça yüksek olduğu ifade ediliyor.
Şehrin çıkarlarını önceleyen, şeffaf ve adil bir anlayışla herkesin demokratik süreçte hesap vermesi en büyük beklenti. Ancak gerçeklerin gizlenemez doğası ve kamuoyundaki yoğun baskı, Antalya esnaf odaları için zorlu, çalkantılı ve belki de tarihî bir dönemin başlangıcını işaret ediyor.
Selami Şahin / Antalya