Samet Memiş


Antalya’nın Altın Çağı Nerede?

Boşluğu doldurmak yetmez; şehir vizyon sahibi bir lider istiyor.


Antalya, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da dikkatle izlediği bir şehir. Kozmopolit yapısı, tarımı, turizmi ve sanayisiyle özel bir konumda. Ancak bu potansiyelin yönetimle doğru bir şekilde buluşmadığında şehrin nasıl geriye düşebileceğini son yıllarda acı bir şekilde gördük.

Turizmdeki düşüş, orman yangınları, ticaretin yavaşlaması… Tüm bu olumsuzlukların tek bir ortak paydası var: şehri yönetme kapasitesi ve vizyon eksikliği. Antalya halkı, siyasetin karmaşasında bile yerel yönetimlerin şehir üzerinde meydana getirdiği etkiyi çok iyi biliyor. Ulaşımda, turizmde, sanayide ve tarımda şehrin altın çağını kimin döneminde yaşadığını unutmadı.

Maalesef son yıllarda Antalya, yolsuzluk haberleri, turizmin azalması ve çiftçilerin feryadı ile sürekli ülke gündemine olumsuz bir tabloyla düştü. Önceki belediye başkanı Muhittin Böcek, ortaya çıkan tahribatın bedelini adalet önünde öderken, kaybeden hep Antalya oldu. Yerine geçen Büşra Dirgen Özdemir ise, şehrin boşluğunu doldurmaya çalışmak dışında somut bir dönüşüm oluşturmadı.

Antalya, Menderes Türel gibi karizmatik ve yüksek kapasiteye sahip bir liderle büyük başarılar elde edebiliyor. Şehri hak ettiği seviyeye taşıyan vizyon, liderlik ve cesaret, Antalya’nın ekonomik ve sosyal dinamizminin temelini oluşturuyor. Ancak halkın suçu yok; mahcup eden, güzelim Antalya’ya yapılan yazıklar, şehrin potansiyelini harcayan eski yönetimdir.

Artık Antalya’nın önceliği, büyük vizyon sahibi, karar alma kapasitesi yüksek ve şehre değer katan bir belediye başkanıdır. Şehrin kaynaklarını, enerjisini ve umutlarını heba eden hatalardan ders alarak, Antalya’nın yeniden altın çağını yaşaması için kararlı ve cesur adımlar atılması gerekiyor.