Samet Memiş


Tayland baklavası kutusundan çıkan gerçekler

Manavgat Belediyesi’ne uzanan yolsuzluk soruşturmasında Tayland baklavası kutusundan çıkan 110.000 Euro, CHP içinde derinleşen skandalın sadece görünen yüzü olabilir.


Tayland Baklavasından Çıkan 110 Bin Euro ve CHP’de Derinleşen Yolsuzluk Gölgesi
 

Gazeteci / Samet Memiş

Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) son dönemde peş peşe patlayan yolsuzluk ve irtikap operasyonları, siyasi gündemin merkezine yerleşmiş durumda. Özellikle Antalya’ya sıçrayan soruşturmalar, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Her geçen gün yeni bir isim, yeni bir iddia ve yeni bir delil dosyalara ekleniyor. Bu kapsamda gözaltına alınan çok sayıda CHP yöneticisi ve belediye çalışanının itirafçı olduğu öğrenildi.

Kamuoyunun tepkisini en çok çeken olay ise Manavgat Belediyesi’ne yönelik operasyonda yaşandı. “Tayland baklavası” adı verilen bir paket içerisinde tam 110.000 Euro ele geçirildi. Şu an itibariyle Türkiye'nin dört bir yanındaki yurttaşlar, bu olayın perde arkasında neler olduğunu merak ediyor.

İddialar oldukça çarpıcı. İtirafçı olan bazı sanıklar, bu ve benzeri rüşvet paralarının Niyazi Nefi Kara’nın talimatlarıyla toplandığını savunuyor. Dahası, iddialara göre Niyazi Nefi Kara, yakın çevresine önümüzdeki Büyükşehir  başkanı olmak istediğini ve yerel seçimler için büyük bir maddi hazırlık yapmaları yönünde talimat vermiş. Dile kolay: En az 20 milyon Euro

Elbette bu paranın kaynağı, kimin cebinden çıktığı ve kimin servetine servet kattığı konusu hâlâ belirsiz. Ancak gözaltına alınan bazı şüphelilerin lüks villalarda yaşam sürdüğü ve bu yaşam tarzlarının belediye maaşıyla açıklanamayacağı da gündeme gelen diğer noktalar arasında.

Bu durum, sadece CHP özelinde değil; tüm siyasi partiler için ciddi bir sınav anlamına geliyor. Şeffaflık, hesap verilebilirlik ve kamu kaynaklarının adil yönetimi ilkeleri bir kez daha sorgulanıyor. Unutmamak gerekir ki yerel yönetimlerdeki her kuruş kamuya aittir ve bu kaynakların siyasi hırslar uğruna kişisel zenginliğe dönüşmesi, halkın iradesine ihanettir.

CHP Genel Merkezi’nin bu gelişmeler karşısında nasıl bir tutum alacağı, kamu vicdanı açısından belirleyici olacak. “Temiz toplum, temiz siyaset” söyleminin altı ancak somut adımlarla doldurulabilir. Aksi halde, halkın güvenini kaybetmek kaçınılmaz olur.

Şimdi soru şu: Tayland baklavasından çıkan 110.000 Euro sadece bir başlangıç mı? Yoksa buzdağının yalnızca görünen yüzü mü?

Bu sorunun yanıtı, önümüzdeki günlerde çok daha net ortaya çıkacak gibi görünüyor.