Yahu arkadaş, bu nasıl bir çelişki, nasıl bir siyasi körlük! Partilerinin yarısı yolsuzluk ve hırsızlıktan içeride yatmış, toplumdan zerre utanmadan çıkmışlar, şimdi de gündemi değiştirmek için terörsüz Türkiye sürecine saldırıyorlar. Kimse kusura bakmasın ama bu milletin aklıyla alay etmeye kalkarsanız cevabını da sandıkta alırsınız.
Neymiş, Cumhurbaşkanımız Dem Partisi ile oturmuş, gelecek seçimleri garanti altına almak istiyormuş! Bugün büyükşehirleri nasıl kazandınız, hangi oyla aldınız diye sorsan, sağır sultan bile der ki “Dem Partisi desteğiyle”. Bu gerçek ayan beyan ortadayken kalkıp Cumhurbaşkanı Erdoğan’a iftira atmak en hafif tabiriyle siyasi sahtekârlıktır.
Bir kez daha hatırlatmakta fayda var: Yedi düveli bir araya getirdiniz, dışarıdan finans, içeriden algı operasyonlarıyla bastırdınız, yine de Sayın Cumhurbaşkanımızı yenemediniz. Çünkü o, bu milletin adamı. Oy için değil, vatan için adım atar. Bu gerçek sizi rahatsız etse de değişmeyecek!
Bakın dünya değişiyor, dengeler altüst oluyor. Türkiye artık enerjisini terörle, şiddetle tüketmek istemiyor. Yeni bir sayfa açıldı. Analar ağlamasın, gençler toprağa düşmesin diye atılan bu adımları eleştirmek, ancak yerli ve milli olmayan bir zihniyetin ürünü olabilir.
Bu ülkeye artık bahar gelmeli. Gençler umutla sabahı beklemeli. Fabrikalar çalışmalı, üniversiteler üretmeli. Türkiye huzuru, istikrarı hak ediyor. Ve inanın, bu tarihi süreç başarıya ulaştığında, Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye sadece bölgesel güç değil, küresel aktör olacak!
Siz ise hâlâ “Atatürk’ün partisi” dediğiniz yapının ne hale geldiğini göremiyorsunuz. Partinin tepesinden tabanına dek çürümüşlük var. Hırsızlar, rantçılar, liyakatsizler dört bir yanı sarmış. O partinin gerçek Atatürkçü evlatları bugün nereye sığınacaklarını bilemez hale gelmiş.
Ben samimi CHP’liler için üzülüyorum. Yıllarını vermiş, alın teri dökmüş insanlar bugün bu partide kendini yabancı hissediyor. İçeriye çöreklenmiş bir azınlık, Atatürk’ün mirasını ayaklar altına alıyor. Bu millet bunu görüyor, kaydediyor ve günü geldiğinde gereğini yapacak.
Türkiye, terörsüz, huzurlu, güçlü bir geleceğe doğru yürüyor. Bu yürüyüşü durdurmaya kimsenin gücü yetmeyecek!
Samet Memiş
Gazeteci – Yazar
